Ateş Savaşçıları Dur Durak Bilmiyor

Yaz aylarıyla birlikte özellikle açık alanlarda meydana gelen yangın sayısının arttığını belirten Elazığ Belediyesi İtfaiye Müdürü İbrahim Başgün, yangınlar konusunda önlem almaları ve dikkatli olmaları konusunda vatandaşları uyardı.

24 SAAT NÖBET, 48 SAAT İSTİRAHAT

Olası her türlü olumsuzluğa karşı 24 saat hazır beklediklerini söyleyen Elazığ Belediyesi İtfaiye Müdürü İbrahim Başgün, “Elazığ Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü 24 saat nöbet, 48 saat istirahat esasına göre çalışır. Ama olağanüstü durumlarda, büyük yağmurlarda, büyük afetlerde bütün personelimizi çağırırız. Topyekûn mücadele ederiz.” dedi.

BAYRAMDA BÜTÜN PERSONEL ÇALIŞTIK

Kurban bayramı boyunca görevlerinin başında olduklarını hatırlatan Müdür Başgün, “Kurban Bayramında 4 gün bütün personelimizi çalıştık. Yangınlara, olaylara, trafik kazalarına hep birlikte müdahale ettik. Çünkü bayram boyunca çok büyük yangınlar, çok geniş alanda hadiselerle karşılaştık. Öyle olunca istirahatli personelimizi de çağırıp birlikte görev yapıyoruz.” şeklinde konuştu.

ŞEHRİN İKİ NOKTASINDA YERİMİZ VAR

Elazığ'da iki yerde şubeleri olduğunu kaydeden Müdür Başgün, “Doğukent'te ve Abdullahpaşa Mahalleri olmak üzere iki şubemiz var. Sayın Başkanımızın da planlarında var. Bu önümüzdeki yıllar içerisinde iki şube daha yapacağız. Çaydaçıra ve Yemişlik tarafına. Sayın Başkanım sağ olsun Avrupa Standartları'nda bir itfaiye oluşturdu. Bizde şu anda 10 Arazöz, 5 merdivenli kurtarma aracı, 3 pikap özelikle sel baskınlarında kullandığımız, 1 tane tam teşekküllü kurtarma aracı. Bizim araçlarımızın yine 4 tanesinde kurtarma aparatları mevcuttur. Bu konuda da belediye başkanımıza teşekkür etmek istiyorum. Avrupa'daki itfaiyeci, yangına giderken hangi elbiseyi giyiyorsa, hangi eldiveni, hangi çizmeyi giyiyorsa biz de aynısını giyiyoruz. Eksiğimiz yok.” dedi.

YANGINLARIN YOĞUN OLDUĞU BİR DÖNEM

Kurum olarak yaptıkları çalışmaları anlatan Elazığ Belediyesi İtfaiye Müdürü İbrahim Başgün, “Yaz mevsimi, yangınların yoğun olduğu bir dönem. Bizim işlerimiz daha fazla ve özellikle bu Diyarbakır'daki anız yangınını da vatandaşlarımız hayatında kaybettikten sonra biz bu konuda tekrar ek tedbirler aldık. Görev alanımız çok geniş. Yangınlar, doğal afetler, trafik kazaları, su altı, su üstü, araba kurtarma faaliyetleri, imalathane ve benzeri iş yerlerinin ruhsatları, eğitimler, tatbikatlar, vatandaşları alınacak önlemlerle bilgilendirme.” şeklinde konuştu.

VATANDAŞLARIMIZI YANGINA KARŞI AYDINLATMAK İSTİYORUZ

Yangın çıkmaması için neler yapılabilir, bunun gayreti içerisinde olduklarını ve eğitimler düzenlediklerini belirten Başgün, “Yaz mevsiminde özellikle vatandaşlarımız belli konularda aydınlatmak istiyoruz. Bunlardan biri anız yangınları. Mesela temizlik yapmak için ateş yakıyor. Ormanlık alana veya ekinlere sirayet ettiği zaman artık o yangını söndürmek kontrol altına almak son derece zorlaşıyor. Sirayı söndürmeden atarsan bileceksin ki mutlaka ve mutlaka orada yangın çıkar. Çünkü sigaranın ucundaki ateşin sıcaklığı 800 derece civarında. Bu mevsimde cam parçalar, cam şişelerini sağa sola atanlar oluyor. Veya kırık camlar. mercek vazifesi görüyor.Araç yangınlarında gözlükler, gözlük camları, parfümler, deodorantlar, kolonyalar, araçlarda su şişeleri, çakmaklar. Yangına davetiye çıkaran unsurlardır. Pikniğe giden vatandaşlarımız mutlaka piknik yerini terk edecekleri zaman o mangalı koydukları yeri iyice ıslatmaları ve soğutmaları lazım. Bir rüzgârın çıkması küçücük bir kıvılcım da olsa o kıvılcımı sağa sola yayar ve büyür bir afetin öncüsü olup. Vatandaşlar çatılarını depo olarak kullanıyor. Çatılarda zaman zaman mangal veya ekmek yapma olayları oluyor. Bunlar yangına davetiyedir. Çatı komple yanar. “ifadelerini kullandı.

RÜZGÂRLI HAVALARDA ATEŞ YAKILMAZ

Yangınların çıkış sebepleri hakkında bilgi veren Başgün, “Rüzgârlı havalarda, aç kalsan da ateş yakmayacaksın. Çünkü hava rüzgârlı sıcaklık 40 derece. Güneşte 50 derece. Bizim vatandaşa en çok anlatmak istediğimiz konulardan biri bu. Günde 14-15-20'ye yakın yangına müdahale ediyoruz. Bu kadar yangın bu memlekette oluyor. Birilerinin eksiğinden veya birilerinin yanlışından çıkıyor yangınlar. Piknik yerlerindeki levhalardaki uyarıları dikkate alması lazım.

TEDBİR ÖNEMLİ

Başgün, vatandaşlara önemli uyarıda bulunarak, “Ne kadar duyarlı olsak, ne kadar dikkatli olursak kendimiz için, ailemiz için ilimiz için, memleketimiz için son derece faydalı bir iş yapmış oluruz. Tedbir alacağız ki bu yangın dediğimiz afetle karşı karşıya kalmayalım. Afetler içerisinde tedbir aldığınız zaman yaşamayacağınız afetlerden biri yangınlardır.”dedi

ÇOCUKLARIMIZI, AİLEMİZİ YANGINLARA KARŞI EĞİTMEMİZ LAZIM

Yangın söndürme cihazlarının önemine değinen Başgün, “Yaygınlaştırmak lazım. Mesela araçlarda zorunlu. Aslında evlerdeki yangın riski araçlardan daha fazla. Evde doğalgaz var, elektrikli cihazlar var, her şey var. Evlerde de olması gerekiyor. Çocuklarımızı, ailemizi yangınlara karşı eğitmemiz lazım. Eğitim çocuk yaşta başlıyor.” dedi

ASANSÖRLERDE KALAN İNSAN SAYISI HER GEÇEN GÜN ARTIYOR

Yangınların yanı sıra asansör olaylarının da artış olduğuna dikkat çeken Başgün, “Asansör hadiselerinde çok gidiyoruz. Asansörler kapasitesinin üstünde kullanmak için vatandaş çan atıyor. Asansörlerde kalan insan sayısı her geçen gün artıyor. Asansör 3 kişilikse gidiyoruz, 5 kişi içerisinde kalmış. Elazığ depreminde 86 ağır hasarlı binada vatandaşlarımız asansörlerde mahsul kalmışlardı. Afette, yangında kesinlikle asansör kullanılmaz. Uyarı levhaları mevcut üzerinde ama önemsenmiyor. Bizde basın aracılığıyla vatandaşlarınızla bunları anlatmaya çalışıyoruz. Bu konularda da duyarlı olursak son derece iyi olacak.” şeklinde konuştu.

112'Yİ YAYGINLAŞTIRMAK LAZIM

Olay anlarında mutlaka 112'nin aranmasına vurgu yapan Başgün, “112'yi yaygınlaştırmak lazım. Bazen özellikle yangınlarda benim cep telefonumu 112 gibi kullananlar var. Tehlikeyi hissettiniz an 112'yi arayacaksınız. Biz gideriz, kontrol ederiz. Yani yangın olması şart değil. En azından gideriz başlangıç halindeyse müdahale ederiz. Yangının büyümesinin önüne geçeriz yani.” dedi.

VATANDAŞLARIMIZ KOLAYLIK SAĞLASIN BİZLERE

Trafikte saniyelerle yarışan itfaiye ekipleri için sürücülere de seslenen Başgün, “Trafikte de vatandaşlarımız kolaylık sağlasın bizlere. Siren sesini duydukları zaman bize yol versinler. Hızlı bir şekilde gidelim, o zorda olan vatandaşın imdadına yetişelim. Biz bazen trafikte şahit oluyoruz, bizle yarışıyor. Veya arkamızdan geliyorsa bize selektör yapıyor ki yol verelim. Özellikle şehir merkezinde bazı sokaklar dar. Vatandaşlar aracını park ederken kesinlikle köşe başlarında araçlarını park etmesinler. Çünkü orada bir olumsuz durum olduğu zaman itfaiye aracı gelip o sokağa girebilmesi için o köşe başlarının boş olması lazım. Bunlara dikkat edilirse bizim de müdahale etme hızımız artıyor.”şeklinde konuştu.

HAZİRAN AYINDA MÜDAHALE ETTİKLERİ OLAYLAR…

İbrahim Başgün, Haziran ayında müdahale ettikleri olaylar hakkında da istatistik bilgiler vererek, “28 günde 270 yangına müdahale etmişiz. 10 sıkışmalı trafik kazasına müdahale etmişiz. 48 vatandaşımızı kurtarmışız. . 73 hayvan kurtarmışız. 64 iş yerine ruhsat vermişiz. 300 üzerinde vatandaşımızı yangın ve önlemler konusunda eğitmişiz. 27 tatbikat yapmışız.” ifadelerini kullandı.

ELAZIĞ'IN YANGIN RİSKİ YÜKSEK

Elazığ'ın yangında tehlikeli bölgeler arasında olduğuna dikkat çeken Başgün, “Elazığ'ın çevresinde ormanlık alan çok. Elazığ'da ekilebilen alan fazla, ovalarımız fazla, suyumuz bol olduğu için ekinlerimiz, otlarımız fazla. Kuruduğu zaman tehlike arz eden bir durum ortaya çıkıyor. Orman çok olduğu için Orman Bölge Müdürlüğü ekipleriyle koordineli çalışıyoruz. . Bu konuda da 112 müdürümüze, Vali Bey'e, Sayın Belediye Başkanımıza teşekkür etmek istiyorum. Şehir olarak biraz daha bilinçli olursak önümüzdeki günlerde, bu yangın dediğimiz afetlerde ciddi şekilde bir azalma olur.” dedi.