Hayvan Varlığının Azalması Büyük Bir Tehlike

Hayvan yetiştiriciliğinin önemine değinen Elazığ Kırmızı Et Üreticileri Birliği Başkanı Mehmet Çiçek, hayvan varlığının azalmasının çok büyük bir tehlike arz ettiğini söyleyerek, Hem et, hem süt hem de süt ürünlerinin fiyatlarını etkilediğine vurgu yaptı.

TÜİK geçtiğimiz günlerde Türkiye'de büyükbaş ve küçükbaş hayvan sayısının azaldığını açıklamıştı. TÜİK'in açıkladığı istatistiki verilere göre büyükbaş hayvan sayısı bir önceki yıla göre yüzde 2,6 azalarak 16 milyon 583 bin baş oldu. Büyükbaş hayvan kategorisinde yer alan sığır sayısı bir önceki yıla göre yüzde 2,6 azalarak 16 milyon 421 bin baş, manda sayısı ise bir önceki yıla göre yüzde 5,9 azalarak 161 bin 749 baş oldu. Küçükbaş hayvan sayısı ise bir önceki yıla göre yüzde 6,9 azalarak 52 milyon 363 bin baş oldu. Küçükbaş hayvan kategorisinde yer alan koyun sayısı bir önceki yıla göre yüzde 5,9 oranında azalarak 42 milyon 60 bin baş, keçi sayısı ise bir önceki yıla göre yüzde 11,0 oranında azalarak 10 milyon 303 bin baş oldu.

ACİLEN ÜRETİMİN CANLANDIRILMASI GEREKİYOR

Konuya ilişkin Günışığı Haber Müdürü Gülçin Turgut'a değerlendirmelerde bulunan Elazığ Kırmızı Et Üreticileri Birliği Başkanı Mehmet Çiçek, ülke genelinde olduğu gibi Elazığ'da da ciddi bir azalma olduğunu kaydederek acilen üretimin canlandırılması gerektiğini söyledi. Hayvan ithal etmenin çözüm olmadığını söyleyen Mehmet Çiçek, yurt dışından damızlık düve gelmesinin şart olduğunu söyleyerek, “Şuan dışarıdan gelen hayvanlar 5-6 ay beslenip kesiliyor. O bizim hayvanımız değil. Dişi hayvan yok. Dişi hayvan olması lazım. Ülkemizde doğum yapması gerekiyordu. Hayvan sayımız çoğalsın.” dedi.

İNEKLER KESİME GİTTİ

Elazığ Kırmızı Et Üreticileri Birliği Başkanı Mehmet Çiçek, süt üreticisinin maliyet yükselince ineklerin kesime gittiğini söyleyerek, “Satılan süt maliyeti karşılamadı. İnekler kesime gitti. İnek olmadığı için de dana olmadı. Dana olmadığı için de besilik sığır olmadı. Azalma bu nedenle oldu. Şu an Türkiye'de tüketilen etin üçte biri maalesef dışarıdan geliyor. 2021'de ki kuraklıktan dolayı süt maliyetini karşılamak için hayvanlar kesime gitti. Artık üretim yapamıyoruz. Bu nedenle hayvan sayısı düştü.” dedi.

GEÇEN YIL 1 MİLYON İTHAL HAYVAN GELDİ

Yerli üretimin kalkındırılması gerektiğine dikkat çeken Mehmet Çiçek, “Geçen yıl 1 milyon ithal hayvan geldi. Bu yılda 600 bin tane Et ve Süt Kurumu dışarıdan besilik dana getirecek. Biz 10 senedir söylüyoruz, ithalat çözüm değil. Biz yerli üretimin kalkındırmamız için. Süt üreticilerini koruyup kollamamız lazım. Destek olursak inek çoğalır ve hayvan sayımız artar. Şu an inek dişi hayvan sayımız çok azalmış. Dişi hayvan demek fabrika demek. Buzağı üretim olmadığı için hayvan sayımız gittikçe azalıyor ve bu yıl da azalacak diye düşünüyoruz.” şeklinde konuştu.

ACİLEN DAMIZLIK DÜVE GELMESİ LAZIM

Dişi hayvan önemli olduğuna vurgu yapan Mehmet Çiçek, “Acilen yurt dışından kaliteli ve hesaplı damızlık düve gelmesi lazım. Damızlık düve demek hayvanlar hamile geliyor burada doğum yapıyor. Doğum yaptırarak hayvan sayımızı artırmamız lazım. Şuan dışarıdan gelen hayvanlar 5-6 ay beslenip kesiliyor. O bizim hayvanımız değil.” İfadelerini kullandı.

HAYVAN VARLIĞININ AZALMASI BÜYÜK BİR TEHLİKE

Hayvan sektöründeki tehlikeyi işaret eden Mehmet Çiçek, “Şu an hayvan varlığımızın azalmasından dolayı karkas et fiyatları da çok artmakta. Bunun yanında süt fiyatları ve süt ürünleri fiyatları da artmakta. Hayvan varlığının azalması çok büyük bir tehlike. ”dedi.

ÜRETİCİLER KÜSTÜRÜLMEMELİ

Üreticiye desteğin şart olduğunu belirten Mehmet Çiçek, “Üreticiler küstürülmemeli. Köylü kırılıyor, hak ettiğini kazanamıyor. Kazanamadığı için de ben neden bu işle uğraşayım diyor ve işi bırakıyor. Üreticiye destek çıkılması lazım ki bu işi yapsın. Teşvikleri, yardımları verelim ki köylü, köyde dursun.” diye konuştu.

GENÇLER TARIMDAN VE HAYVANCILIKTAN UZAKLAŞIYOR

Ayrıca yeni nesil gençlerin tarımdan ve hayvancılıktan uzaklaştığını da dikkat çeken Mehmet Çiçek, “Siz onların teşvik edeceksiniz ki onlar bu mesleği yapsınlar. Artık tarımla, hayvancılıkla uğraşan kimse kalmadı. Artık bu dünyanın hastalığı.” dedi.

KÖYDE OTURANLAR ÜRETİM YAPMIYORLAR

Mehmet Çiçek, Köyde yaşayan vatandaşların birçoğunun ise üretim yapmadıklarını ihtiyaçlarını yine marketlerden aldığını belirterek, “TÜİK açıkladı nüfusun yüzde 87'i şehirlerde yaşıyor. Yüzde 13'ü köylerde yaşıyor. Ben bunu iddia ediyorum, köylerde yaşayan yüzde 13 kişi üretmeyen insanlar. Özellikle depremlerden sonra, köye yerleşen vatandaşlar temiz havada rahat bir yerde oturayım mantığıyla köylere yerleştiler. Üretim yapmıyorlar. Sadece yaşıyorlar.” şeklinde konuştu.

GEÇİCİ ÇÖZÜMLER DEĞİL DE KALICI, UZUN VADELİ PROGRAMLAR

Devlet yetkililerinden geçici değil kalıcı çözüm beklediklerini söyleyen Mehmet Çiçek, “30 - 40 sene önce Türkiye dışarıya küçük, büyük hayvansal ürün ihraç ederken. Gelinen noktada siyasi otoriteler geçici çözümler değil de kalıcı, uzun vadeli programlar yapması lazım. Hangi bakan geliyorsa ben ithalatı bitireceğim diyor. Ama 2010 senesinden beri ülke dışarıdan hayvan getiriyor ve bu gidişle devem edecek.” dedi.