Ahmet Paki Kaymaz

İDRAK YOLLARI ENFEKSİYONU

Ahmet Paki Kaymaz

Kıymetli dostlar, “idrar yolu enfeksiyonu” olan insanların çaresi tıbben mevcuttur. Lakin “idrak yolu enfeksiyonu” olan insanlar maalesef çaresiz bir hastalığa yakalanmış demektir. Bu hastalık genelde doğuştan var olan bir hastalıktır. Hastalığın güzel tarafı ise bu hastalığın muhataplarının hasta olduklarını fark etmemesidir.

Henüz daha tıp ilminde bu hastalık tam olarak tanımlamadığı için, kalıtsal olup olmadığı da ispat edilememiştir.
Onların bilinen tek şifası Hüda’ya bol bol dua etmektir!
Şehrimizde yaygın olan bu hastalık türünün en bariz karakteristik özelliklerinden kısaca bahsedelim isterseniz.

Bu zavallı hastalığa yakalanmış olan insanlar genelde okuduklarını bir yerlerinden anlarlar! Aslında anlamazlar, uydururlar.

Öyle leb demeden leblebiyi anlayan modeller asla değillerdir.

Bu hastalığa yakalanmış olan kişiler genelde tek ayağını kaldırarak işerler ve cami duvarları ilk tercihleridir! Bu sebepten ömürleri de çok uzun olmaz.

IQ testlerinden sıfır puan alarak geri zekâlılıkları tescillenmiş olan bu insanların topluma nasıl karıştıkları da ciddi araştırma konusu…

Rivayete göre idrak yolu enfeksiyonu olanlar, kediler ve köpekler gibi insanları tek renk görürlermiş. Ama onlar rengârenk gördüklerini sanırlarmış.

Mevcut vasıfları ile toplumda söz sahibi olamayacağını bilen bu modeller, genelde yalama ve yavşama ilkesine sıkı sıkıya sarılarak varlıklarını topluma hissettirmeye çalışırlar. Bu sebepten dil kasları beyinlerine orantılı olarak daha çok gelişmiştir!

Zekâ seviyeleri ideal normların altında olması hasebiyle, uyanık kişiler tarafından yemleme tekniği ile her zaman potansiyeli yüksek, kullanılabilecek kişilerdir. Fakat asla sadık değillerdir.

Özde olmasa da görüntüdeki sadakatle yemlenme orantılı olmak zorundadır. Yoksa anında sahiplerine tekmeyi atarlar.

İcra ettiğimiz iş itibariyle çokça maruz kaldığımız bu modellerin attığı taklaları da, yaladığı kişileri de, onlara bir taraflarını yalatan sahiplerini de çok iyi tanıyoruz.

Hiç güvercin besleyen birisiyle tanıştınız mı?

Güvercin beslemek sıradan bir hayvan sevgisi değildir. Bir bağımlılık, hastalıktır.

Bizim taklacı yalamaları tanımadan önce hep bir güvercinin takla atmasından insan nasıl zevk alır diye düşünürdüm. Öyle değilmiş.

Güvercinleri olmasa da taklacı yalamaları izlemek hayli zevkli. Haa, memlekete bir faydaları var mı diye soracak olursanız, elbette yok ama ne yapalım, en azından seyir zevki yaşatıyorlar…

İdrar yolu enfeksiyonuyla idrak yolu enfeksiyonunun aynı organdan kaynaklandığını!..

Neyse, bu konuya girmeyelim!

Biz en iyisi o meşhur repliği kullanalım.

“Lanet olsun içimdeki insan sevgisine” diyelim ve sizleri bu zavallıların tek şifası olan Hüda’ya duaya davet edelim.

Yoksa ruhlarına Lillahil Fatiha’ mı diyelim!

-Ey cemaat, merhumu nasıl bilirdiniz?

-Allah var iyi yalıyordu! Hele o taklası yok mu taklası! Allah’ım sen taksiratını af et, sevenlerine sabrı cemil nasip et!..

Yazarın Diğer Yazıları