Ahmet Paki Kaymaz

ŞAHİN ŞERİFOĞULLARI BU SEÇİMİ KAZANAMAZ!

Ahmet Paki Kaymaz

Kıymetli dostlar, biliyorum çok iddialı bir başlık oldu.    

Ama sebeplerini sizlere tek tek açıklayacağım. Belki birçoğunuz da bana hak vereceksiniz.

Şahin Şerifoğulları Elazığ Belediyesi’ni devraldığında Mücahit Yanılmaz döneminden devrolan borcun 458 milyon TL olduğunu beyan etmişti. Mücahit Yanılmaz Elazığ Belediyesine Zafran Mahallesi’nde 100’lerce dönüm imarlı arsa ve 70 dönüm parseli yapılmış mezarlık alanı bırakmıştı. Bu arsaların satışından gelen para, Mücahit Yanılmaz’ın Elazığ Belediyesine bırakmış olduğu borcu sıfırlamaya yeter de artar bile.

Şahin Şerifoğulları 2023 yılında Elazığ Belediyesi’nin borcunun 779 milyon TL olduğunu açıklamıştı. Bu borcun içerisine belediyenin %100 iştiraki olan EBUAŞ’ın borcu ve Japon para birimi olan Yen ile ihale edilen altyapı borcu dâhil değil. 

Bu borçları da hesaba kattığımızda belediyenin borcu iddiaya göre, Şahin Şerifoğulları’ndan aksi bir açıklama gelmediği sürece, 3 milyar TL’dir. Eski para ile de 3 katrilyon TL’dir.

Eğer bu iddialar doğruysa Elazığ Belediyesi batmış durumdadır!

Paki Bey, “Sende öldürdün!” dediğinizi duyar gibiyim.

Az sabır dostlar, az sabır…

*****

Bir şirket sahibi eğer şirketine gelen elektrik borcunu ödeyemiyorsa ve elektrik borcunu ödemek için kredi çekmek zorunda kalıyorsa, sizler bu durumda o şirket için ne düşünürsünüz?

Hiç gizlemeyin dostlar “O şirket sizlerin gözünde batmış bir şirkettir” diye düşünürsünüz.
Öyle değil mi?

Evet, Elazığ Belediyesi elektrik borcunu ödeyemediği için belediye meclisinden 170 milyon TL özel bankalardan kredi çekme izni aldı.
Şimdi ne diyeceksiniz? 

Elektrik borcu için kredi çeken şirket batmış oluyor da, elektrik borcunu ödemek için kredi çekmiş olan Elazığ Belediyesi batmamış mı oluyor?

Elazığ belediyesinin aylık ortalama 50 milyon TL elektrik gideri var. Kendi özel şirketine karlı yatırım olduğu için GES (Güneş Enerjisi Santrali) kuran Şahin Şerifoğulları, yüzlerce hibe ve destek kredileri varken, her ay 50 milyon TL elektrik faturası ödemek zorunda olan Elazığ belediyesine neden 5 yıldır GES gibi santraller kurmadı? Akçakiraz ve Erimli gibi beldelerimiz bile GES kurmuş durumda. Bu beldelerimiz elektrik parası ödemediği gibi belediyenin kasasına para bile koyuyorlar.

*****

Geçelim başka konulara…

Elazığ depremi 2020 yılında oldu, hepimiz dün gibi hatırlıyoruz. 2020 yılından bu yana “ada bazlı kentsel dönüşümü” veya “yerinde kentsel dönüşümü” Abdullahpaşa Mahallesi hariç hiçbir mahallede yapmayan, 5 yıldır Elazığ Belediye Başkanı olan Şerifoğulları’nın 31 Mart yerel seçimlerdeki vizyon projesi Nailbey mahallesinde ada bazlı kentsel dönüşüm yapmak!

*****

Kıymetli dostlar, içme suyu problemi 21.Yüzyılda 3.sınıf Dünya ülkelerinde yaşanmaktadır. Dünya lideri olan ülkemizde asla içme suyu problemi yaşanmamalı! Elazığ, Dünya lideri olan Türkiye’nin 3.sınıf şehri! Çünkü haftalarca su gelmeyen mahallelerimiz var. Doğru değil mi? 

*****

Şahin Şerifoğulları’nın en fazla oy alacağı kesim, muhtemelen ön düzene ve rot işleri yapan sanayi esnafı olacaktır! Ön düzeneciler ve rotçular önce Şahin Şerifoğulları’nı, sonra da beni seviyordur! Çünkü son iki ayda 3 defa aracımın amortisörü patladı. Yollar vahim durumda. Altyapı çalışmalarının bittiği yollar da dâhil olmak üzere.

*****

Bu gibi konuları sizlere sayfalarca yazabilirim.

Muhtemelen yazdıklarıma itiraz edebilecek çok az şey bulabilirsiniz.

Yukarıda yazdıklarımın yekününe “ALGI OLUŞTURMAK” deniliyor.

Ben Şahin Şerifoğulları ile alakalı olumsuz algı oluşturmaya çalıştım!

“ŞAHİN ŞERİFOĞULLARI BU SEÇİMİ KAZANAMAZ” başlığımız ile de olumsuz algı oluşturmaya çalıştım.

Yani kıymetli dostlar, sizleri yönlendirmeye çalıştım.

Şahin Şerifoğulları bugün itibari ile seçimi kazanma potansiyeli en yüksek olan aday konumunda.

Eğer isteseydim Şahin Şerioğulları ile alakalı burada sadece olumlu şeyler yazarak pozitif algı da oluşturabilirdim.

Bu köşemizde, algıyla bir insanın veya bir siyasi partinin yerin dibine sokulabileceği gibi göklere de çıkartılabileceğini ispat etmekti amacımız.

Algı oluşturmak; yaptığınız veya yapmadığınız şeylerin başkaları üzerindeki etkisini yönetmek anlamına gelir.

Bundan yıllaaar yıllar önce yani 23 yıl önce…

O dönemim siyasi liderlerinin algı oluşturmaktan ya haberleri yoktu, ya da algı oluşturmayı bel altı vurmakla aynı görüyorlardı.

Hepsi TV’lerde bir araya gelir ülke gündemini kendi siyasi görüşlerine göre tartışırlardı.

AK Parti iktidarı ile birlikte siyasi liderleri aynı TV programlarında bir arada görmek namümkün oldu. Ve “ALGI OLUŞTURMAK” siyasi literatüre girdi. Yani Türkiye siyasetinde algı oluşturmanın babası AK Parti.

Siz inanmasınız da ben bu ülkenin algı ile yönetildiğine ve seçimlerin de algı ile kazanıldığına inanıyorum.

Algı oluşturmak aslında toplumu saf görerek kandırmak demek. 

Bilinçsiz ve eğitimsiz toplumlarda algıyı yönetebilmek siyaseten geçerli akçe.

Her zaman iş yapar, her zaman kazandırır. 

“Paki Bey, hayırdır, neden bu mevzuyu algıya bağladın, haydi söyle!” diye içinizden geçirenleriniz olabilir.

Malum geçen hafta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan 31 Mart yerel seçim münasebeti ile şehrimize geldiler.

2767 metrekare olan miting alanında 65.000 vatandaşın mitinge geldiği söylendi.

İşte bu algının hormonlu babası. Bu algıya inananları, IQ testi makinası bile kabul etmiyor.

Miting alanlarında risk analizi yapmakla Dünya’da otorite olan Prof.Dr. G.Keith Still, kitle güvenliği ve risk analizleri yapıldığında bir metrekarede 3,5 kişinin ayakta mitingi izleyebileceği verisini bizlere sunuyor. 

Yani 2767 metrekarede en fazla 9684 kişi ayakta mitingi izleyebilir. 

2767 metrekarede mitingi 65.000 vatandaşın izleyebilmesi demek 1 metrekareye 24 insanın sıkışması demektir!

Bu saman değil ki çuvala basasın, insan sonuçta!

Yani matematiksel olarak 1 metrekareye 24 insanın sıkışması mümkün değil.

AK Parti’nin yaptığı her algı sonuç açısından tam isabet alınca, anlaşılan algıyı da fazlasıyla abarttılar.

Kimse yaptığı saçma algılara inanacak kadar bizleri aptal yerine koymaya çalışmasın.

Ben aptal yerine konulmayı hazmedemem.

Ya siz?

Yorumlar 2
Vatandaş 13 Mart 2024 11:12

evet bende aptal yerine konmayı hazmedemem,bir palulu olarak Abdullah Akın diyorum.

Talha 12 Mart 2024 23:07

Evet bizi aptal görerek algı yapanlar,kendilerini çok küçük düşürdüler.Oyum Abdullah Akına

Yazarın Diğer Yazıları