Hüsamettin Gül

İKTİDAR GERÇEKTEN İSTANBUL VE ANKARA'YI İSTİYOR MU?

Hüsamettin Gül

Bu soruyu neden sorma ihtiyacı duydum? 

Elbette ki bütün partiler seçim kazanmak için çabalarlar ancak iktidar partisinin İstanbul ve Ankara'yı kazanmak istediğinden pek emin değilim. 

Bu düşünceye kapılmamın bir kaç sebebi var. Mesela, özellikle Ankara için seçilen başkan adayı Turgut Altınok'un Mansur Yavaş karşısında herhangi olağan dışı bir gelişme olmadığı takdirde kazanma ihtimalinin sıfırın altında olduğu daha işin başından belli olan bir durum. Zaten kamuoyu yoklamaları istisnasız Mansur Yavaş'ın önde olduğunu ve çok rahat ipi göğüsleyeceğini gösteriyor. İstanbul ise biraz daha karıştırıyor kafaları. İlk bakışta en doğru adaymış gibi görünen eski bakan Murat Kurum, sanki kazanmaktan çok aradaki farkın fazla olmaması için seçilmiş bir başkan adayı gibi duruyor. Zira herkesim tarafından kabul edilen bir şey var ki o da propagandanın oldukça zayıf yürütüldüğü gerçeği. Ama asıl beni İstanbul konusunda iktidarın kazanma isteğinden uzak olduğu düşüncesine sevk eden; İktidarın İstanbul 'u kazanmak için en çok ihtiyaç duyduğu Yeniden Refah Partisi ile bilinçli bir şekilde anlaşmazlığa gitmesidir. 

Eğer iktidar partisi İstanbul' u gerçekten istiyor olsaydı kesinlikle ne yapar eder Yeniden Refah Partisi ile anlaşırdı. Çünkü Yeniden Refah 'a İstanbul' da küçük bir ilçe dahi vermiş olsaydı anlaşma sağlanmış olurdu. Ama vermedi. O zaman insanın aklına tabii olarak gerçekte İstanbul 'u istemiyor düşüncesi geliyor. Peki, ama böyle bir durum varsa bunun sebebi ne olabilir? 

Kanaatimce, İktidar ve Muhalefetin özellikle CHP kanadı arasında bir paylaşımın zımni olarak yapıldığı veya CHP'nin dâhili olmadan böyle bir ihdasın iktidar tarafından yapılan tek yönlü bir tasarruf olduğudur. Böyle bir durumda 2028'e yönelik bir dizaynında amaçlandığı görülüyor. 

İstanbul seçim sonuçları özellikle YRP üzerinde ciddi sonuçlar doğurabilir. İstanbul'u gözden çıkarmış olmasına rağmen seçimin kaybedilişinin faturası kuvvetle muhtemel YRP'ye kesilecek. AK parti tabanında YRP 'ye yönelik ciddi bir tepki oluşacak. Ve oy akışı tersine döndürülmeye çalışılacak. Zaten şuanda AK Partiden çeşitli nedenlerle küsmüş olanlar sanki bilinçli bir şekilde YRP' ye ilerideki bir amaca matuf olarak yönlendiriliyor ve oradan hemen aday yapılıyor. YRP bir nevi dinlenme havuzu işlevi görecek gibi duruyor. Ama zamanı geldiğinde adeta bir selamla tekrar yuvalarına dönerek YRP'nin içini boşaltmış olacaklar. 

Ancak Partinin kurumsal kimliğinden ziyade asıl genel başkanına yönelik bir kuşatma olarak görüyorum bu planı. Çünkü Fatih Erbakan'ın başından beri sergilediği pazarlıkçı tutum özellikle Cumhurbaşkanının hiç de hoşuna gitmediği ve bu durumdan oldukça rahatsız olduğu parti içerisinden sızdırılan bilgiler arasında. Bu seçim arifesinde fazla bir şey yapmayıp seçim sonrasındaki süreçte 2028'e kadar istedikleri dizaynı yapmak için planlarını hazır bekletiyorlar. Hem partiyi zayıflatacaklar hem de şimdiden belirledikleri birini partinin başına getirerek YRP'yi kendi çeperleri içinde tutmaya çalışacaklar. Peki, bunu YRP'liler görebiliyorlar mı derseniz, elbette ki hayır. Onlar şuanda AK partiden transfer edilen adaylarla alacakları oy oranının büyüsüne kapılmışlar. Hâlbuki 2028 çok uzak sayılmaz!

Yorumlar 3
Hüseyin 28 Şubat 2024 23:25

Hocam yüreğine kalemine sağlık güzel bir konuya temas etmişsiniz. Yeniden Refah partisi AK Parti'nin devamı olacak gibi gözüküyor veyahut da dediğiniz gibi tekrar AK Parti'ye dönüş olabilir

Selim İsmail 27 Şubat 2024 10:57

Çok kıymetli, ciddi tespitler içeren bir yazı. Kaleminize sağlık hocam.

Ahmet Rufai Yüksel 27 Şubat 2024 10:44

Güzel bir yorum, paylaşım için teşekkürler hocam, Selamlar.

Yazarın Diğer Yazıları